Mücahit Birinci: "AK Parti Vesayetle Mücadele Etmiştir"

Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AK Parti) eski Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) üyesi Avukat Mücahit Birinci, merhum Başbakan Adnan Menderes'in darbeci cunta tarafından idam edilişinin yıldönümü dolayısıyla yaptığı açıklamalarda, Türkiye’nin demokrasi tarihine dair önemli mesajlar verdi. Birinci, Menderes ile birlikte dönemin Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan'ı rahmetle andığını ifade ederek, bu üç ismin Türk milletinin gönlünde derin izler bıraktığını vurguladı.

Birinci açıklamasında, Adnan Menderes ve arkadaşlarının darbeci cunta tarafından idam edilmesinin, Türk demokrasisi üzerinde derin bir yara açtığını ve bu yaranın hala kapanmadığını söyledi. Menderes’in, Türk halkının özgür iradesiyle seçilmiş bir başbakan olarak milletin iradesini temsil ettiğini belirten Birinci, “Menderes ve arkadaşları, vesayetçi zihniyetin en karanlık günlerinde bu milletin özgürlüğü, demokrasisi ve iradesi için bedel ödemiştir” dedi.

AK Parti’nin Vesayetle Mücadeledeki Kararlılığı

Mücahit Birinci, AK Parti'nin kurulduğu günden bu yana sivil siyasetin yanında durarak askeri vesayet, darbeler ve dış müdahalelere karşı kararlı bir duruş sergilediğini ifade etti. Birinci, bu duruşun AK Parti’nin en temel ve eleştirilemez yönlerinden biri olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:

"Partimizin bir yönü vardır ki, hiç eleştirilememiştir. Bu noktada en ufak hatası mevcut değildir. O da, istikrarla sivil siyasetin yanında durup, vesayetçi oligarşi ve darbelerle, müdahalelerle mücadele etmiş olmasıdır. AK Parti, demokrasiye ve milli iradeye bağlılığını, her zaman güçlü bir şekilde ortaya koymuştur."

Birinci, AK Parti’nin, özellikle askeri vesayetin egemen olduğu dönemlerde ve 2000’li yılların başındaki siyasi atmosferde sivil siyaseti savunan duruşuyla tarihe geçtiğini belirtti. Partinin, Türkiye’nin demokratikleşme sürecinde kilit bir rol oynadığını ve bu süreçte askeri müdahalelere karşı kararlı bir mücadele verdiğini ifade etti.

"Bazı Cılız Sesler, Mücadelemizi Gölgeleyemez"

Mücahit Birinci, açıklamalarında AK Parti içinde ve dışında, partinin vesayetle mücadelesini tam anlamayan bazı küçük grupların olduğunu da kabul etti. Ancak bu kişilerin az sayıda olduklarını ve seslerinin Türkiye'nin demokrasi mücadelesine zarar verecek bir boyutta olmadığını vurguladı. Birinci, bu konuda şunları söyledi:

"Maalesef, şu anda dahi, bu mücadele felsefesini anlamamış, çok az sayıda olsalar da, içimizde ve dışımızda bazıları mevcut. Ancak bu kişilerin cılız sesleri, esasa müteessir değildir. AK Parti, milletin iradesini hiçe sayan her türlü girişime karşı, halkın yanında yer almaya devam edecektir."

Birinci, Türkiye'nin geçtiği zor dönemlerde AK Parti’nin duruşunun ve vesayetle mücadelesinin hayati bir önem taşıdığını belirtti. 15 Temmuz 2016’daki hain darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde halkın gösterdiği direnişin, AK Parti’nin bu mücadele anlayışının en somut örneği olduğunu vurguladı. "O gece halk, iradesine sahip çıkmış ve darbeye karşı durarak demokrasinin galip gelmesini sağlamıştır. Bu, AK Parti'nin sivil siyaseti savunma mücadelesinin ne kadar güçlü olduğunu gösteren tarihi bir örnektir" dedi.

Menderes’in Mirası ve AK Parti’nin Mücadele Felsefesi

Mücahit Birinci, Adnan Menderes ve arkadaşlarının 1960 darbesiyle birlikte idam edilmelerinin, Türkiye'nin demokrasi tarihinde unutulmaz bir iz bıraktığını ve bu mirasın AK Parti tarafından da sürdürüldüğünü belirtti. Menderes’in, halkın iradesine ve sivil siyasete olan bağlılığının, AK Parti’nin kuruluş felsefesiyle örtüştüğünü ifade eden Birinci, Menderes'in şahsında simgelenen demokrasi mücadelesinin hala canlı olduğunu vurguladı.

"Menderes'in darbeyle katledilmesi, Türk halkının özgür iradesine vurulmuş bir darbedir. O dönemde yaşanan acı olaylar, AK Parti’nin vesayetle mücadelesinde de önemli bir motivasyon kaynağı olmuştur. Bu parti, milletin iradesine sahip çıkmış ve hiçbir zaman vesayetçi zihniyetin yanında durmamıştır" dedi.

Birinci, sözlerini şu şekilde tamamladı: "Adnan Menderes, Zorlu ve Polatkan’ı rahmetle anarken, AK Parti’nin sivil siyasete olan sadakati ve vesayetle olan mücadelesinin süreceğini bir kez daha ifade etmek istiyorum. Türkiye, sivil siyasetin yanında duran ve demokrasiyi savunan bir ülke olarak her türlü vesayet ve müdahaleye karşı durmaya devam edecektir."

Mücahit Birinci’nin bu açıklamaları, AK Parti’nin demokrasiye olan bağlılığını ve Türkiye’nin vesayetle mücadelesinde oynadığı kilit rolü bir kez daha ortaya koyuyor.